Milliyetçiliğin Son Halkası: Ümmilliyetçilik / Naim Zellum Eyyubi
90.00TL
140.00TL
Bir insan İslam'ı benimseyip ümmeti öncelediği takdirde - ki her Müslümandan öyle beklenir - çok daha farklı kültürlerle ve yüksek fikirlerle tanışır. Bu da o kişiyi daha derin düşünmeye ve olayları daha akıllıca değerlendirmeye yönlendirir. Hazret-i Peygamber Efendimiz, tüm sahabelerle istişare etmiştir. Kimisi Rum, kimisi Farisi, kimisi Habeşistanlıdır, ancak aralarında...
Bir insan İslam'ı benimseyip ümmeti öncelediği takdirde - ki her Müslümandan öyle beklenir - çok daha farklı kültürlerle ve yüksek fikirlerle tanışır. Bu da o kişiyi daha derin düşünmeye ve olayları daha akıllıca değerlendirmeye yönlendirir.
Hazret-i Peygamber Efendimiz, tüm sahabelerle istişare etmiştir. Kimisi Rum, kimisi Farisi, kimisi Habeşistanlıdır, ancak aralarında hiçbir fark yoktur. Çünkü onlar İslam'ı benimsedikleri zaman milliyetçilik gibi cahiliye dönemi kavramlarından arınmış ve İslam'ın kıyafetini giymişlerdir.
Kadim tarih sayfaları açıldığında, Roma İmparatorluğu birden çok ırkı, milliyeti, dili, kültürü ve rengi bir araya getirmiştir, ancak bu bir insan bağı üzerine değil, sınıfsal ve ırksal ayrımlar üzerine kurulmuştur. Bu nedenle, Roma İmparatorluğu İslam toplumunun ufku kadar yükselmemiş ve aynı güzel meyveleri vermemiştir.
İslam bir sorunla karşılaştığında insanlığa hitap eder, bu nedenle İslam Devleti'nde semavi dinlerin mensupları aynı muameleyi görmüşlerdir. Müslüman, Hristiyan veya Yahudi fark etmez; çünkü İslam bütün insanlığın kurtuluş reçetesidir.