Sûfizm uzun süre boyunca kıskançlıkla karşılanmış ve eleştirilere maruz kalmıştır. Ancak bu topluluk, işlerini Allah'ın rızası doğrultusunda yürütmüş ve dikkatlerini eleştirilere yoğunlaştırmamıştır. Selameti seçip yollarına devam etmişlerdir. Ancak eleştirirken, zaman zaman iftiraya varan bir yaklaşım sergiledikleri de görülmüştür. Bu konuda Müslümanların adil bir şekilde düşünüp kardeşliğe zemin hazırlamalarını umarız. Bu nedenle, eleştirilerin adil olmasını sağlamak için bu çalışmayı yapmayı düşündük. Müslümanların, sadece kendi bildikleri ve söylediklerinin doğru olduğu ve diğerlerinin yanlış olduğu düşüncesinden sıyrılarak, başkalarının da doğruları olabileceğini ve kendilerinin de yanılabileceğini kabul etmelerini hatırlatmak istedik.Tasavvuf ile ilgili önemli konuları mümkün olduğunca ele alarak açıklamaya çalıştık. Açıklamalarda tabii ki Kitap ve Sünnet ölçümüz oldu. Sünneti reddetmek gibi bir sapkınlığa kesinlikle karşıyız. Sünnet karşıtlığının, inanca zarar verdiğini vurguluyoruz.Hakları yenilen o sakin topluluğun, bizce Hz. Muhammed'in (s.a.s.) haber verdiği topluluk olduğunu düşünüyoruz. Hz. Muhammed şöyle buyurdu:"Ümmetimden bir grup, kıyamete kadar hak üzere olacaktır. Onlara muhalefet edenler, onlara zarar veremeyecektir." (Buhari, İtisam: 10, Menakib: 28; Müslim, İman: 247, İmaret: 170, 171, 173, 175)Gerçekten de bu grup, asırlardır muhalefete rağmen etkili bir şekilde alçakgönüllü bir şekilde yoluna devam etmiş ve muhalefetler onlara zarar vermemiştir. Tarafsız insanlara sorsanız, sünneti yaşayanların bu sakin topluluk olduğunu herkes söyleyecektir. Yani, söz konusu hadis-i şerifin muhataplarının onlar olduğunu dile getirilecektir. Bu topluluğa muhalefetin nedeni kıskançlıktır. İnsanların düzelttiği şeylerin garip olduğunu belirten bir hadis-i şerife benzer şekilde. Bu grup, Sünnet-i Nebevî'yi aktif bir şekilde yaşayarak düzeltme işiyle uğraşacağından eleştirilere maruz kalacak ve Garib durumuna düşecektir (Müslim, İman: 232; Tirmizi, İman:13; İbn Mace, Fiten:15).Bu mütevazı kitapçık, şüphesiz ki Allah'ın rızası temel amacına yönelik olarak hazırlanmıştır. Bu kitapçık sayesinde hakları yenilen o mütevazı salihlerimizin memnuniyetini kazanmak benim için büyük bir mutluluk sebebi olacaktır. Hz. Muhammed'in murad ettiğimiz memnuniyetini kazanmak ise dünyalardan daha değerli olacaktır. Orta bir ümmetin hizmeti, en büyük mutluluklardan biri olarak kabul ediyoruz. Hz. Muhammed'in hürmetine bu ümmete vakfedilmiş olmaktan olağanüstü değerli kabul ediyoruz. Bu ümmet, tüm insanlara şahitlik göreviyle görevlendirilmiştir (Bakara:143). Bu görev, son derece değerli ve sorumluluk gerektiren bir görevdir. Ümmetin, tüm insanlara şahitlik görevini yerine getirdiği zamanı özlemle bekliyoruz.Kitapçık, bu konuda nihai ve en mükemmel çalışma olmayabilir. Ümmetin katkılarıyla mükemmelleştirilecektir. Rabıta ve Allah'ın zikri olduğu konulara işaret eden 2 hadis-i şerife katkı sağlayan M. Emin Er Hoca'ya teşekkür ediyorum. Kitapçığın, en azından kendi konusunda sadaka-i cariye olmasını diliyoruz. Başarımız ancak Onunla mümkündür (Hud:88).