İkideniz Dergisi 2. Sayısı (Ekim-Kasım 2022)

  • 15.00TL

    20.00TL

  • Yeni seferimizde yelkenlerimizi taarruz ruhuyla doldurup 'Vira Bismillah' diyoruz.Türkiye’nin neredeyse çeyrek asrına damgasını vuran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son 10 yıldır yaptığı konuşmalarında, itiraf kabilinden defaatle şu sözü söylüyor: 'Kültürde başarılı olamadık.'Cumhurbaşkanı Erdoğan mezbur konuşmalarında kültürün yanına eğitim ve aileyi de zaman zaman ekliyor. Aslında aile, eğitim ve kültür birbirinden...

    Yeni seferimizde yelkenlerimizi taarruz ruhuyla doldurup 'Vira Bismillah' diyoruz.Türkiye’nin neredeyse çeyrek asrına damgasını vuran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son 10 yıldır yaptığı konuşmalarında, itiraf kabilinden defaatle şu sözü söylüyor: 'Kültürde başarılı olamadık.'Cumhurbaşkanı Erdoğan mezbur konuşmalarında kültürün yanına eğitim ve aileyi de zaman zaman ekliyor. Aslında aile, eğitim ve kültür birbirinden ayrı değil, birbirini tamamlayan unsurlardır; birindeki noksanlık diğerlerine de sirayet eder.Evet, Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 yıldır 'Kültürde başarılı olamadık' diyor lakin geçen bu süre zarfında müsbet manada bir gelişme de yaşanmıyor. Teşhis var ama sorunu halletmeye yönelik bir adım atılmıyor veya atılamıyor. Mevzunun alakalıları ve sözün muhatabları da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 'Kültürde başarılı olamadık' teşhisini kafa sallayarak tasdik ediyorlar ama sadece kafa sallamakla iktifâ ediyorlar. Tüm aksiyonları kafa sallamak!Bunca maddî imkâna, bunca resmî ve sivil kurum ve kuruluşa rağmen kültürde başarılı olunamıyorsa orada eksik olan bir şey var demektir. Eksik olan ne?Bu sualin cevabını Abdurrahman Hacımelek 'Taarruz ruhu' başlıklı yazısında vermeye çalışıyor.Zâhir-bâtın dengesinin çağımızdaki temsilcisi Mahmud Ustaosmaoğlu Hazretleri’nin perde arkasına geçişinin ardından çok şey söylendi yazıldı. O’nun Batıcı dayatmaya karşı taarruz ruhuyla gerçekleştirdiği devrimin pek konuşulmadığına kaniyiz. Ali Haydar Konur 'Asrımızın Sıla’sı Mahmud Ustaosmanoğlu Hazretleri' başlıklı yazısında bu devrimi yazdı.'Her şey bir 'Şiki şiki baba' hikâyesinden ibaret.' diyor Zeynel Abidin Dânâlıoğlu 'Kapının eşiğini yalamak -Çirkinin yükselişi-' başlıklı yazısında. Dânâlıoğlu, 'Bir modern zamanlar harikası! Yetişmiş adam yokluğunda, kerih görülen işleri yaparak güç ve nüfuz elde etmiş olanların hikâyesi'nde Anadolu insanınına dayatılan Batıcı Kültür’ün başarısızlığını yazdı.Bu nüshamızdan itibaren inşallah her nüshamızda 'İkideniz Sohbetleri'ni yayımlamaya başlayacağız. Kökler Derneği kurucusu Saadeddin Ustaosmanoğlu ile İkideniz tayfasının gerçekleştirdiği sohbetleri zevkle okuyacağınızı umut ediyoruz. İlk sohbet hayat ve tiyatro üzerine.Eymen Uçar, Üstad Necip Fazıl Kısakürek’in Tohum adlı piyesinin yazılış serüvenini ve ilk defa sahneye koyuluşunu 'Saf bir ruh şahlanışı destanı: Tohum' başlığıyla anlatıyor.Star Gazetesi 8 yıldır düşünce, edebiyat, sanat dallarında 'Necip Fazıl Kısakürek ödülleri' dağıtıyor. 'Kültür sanat duruşumuza sitem' başlıklı yazısında Akdes Revaha Onat, her ne kadar istenilen seviyede olmasa da 'Necip Fazıl Kısakürek ödülleri'nin beklenen kültür hamlesi için ciddi bir adım olacağını vurguluyor.İslâm’ı ve Müslüman Anadolu halkını aşağılama üzerine kurulmuş Türk sinemasıyla yapılan kültür saldırısını Zekeriya Koç 'Sinemada dini ayrımcılık' başlığıyla ele aldı.Mimar Ömer Faruk Akman Üstad Necib Fazıl Kısakürek’in mekânlarını tanıtmaya devam ediyor. Bu nüshamızda Akman bizleri Üstad’ın doğduğu Çemberlitaş’taki konak’a götürüyor.Fatih Tekin 'Mahallenin kaybı' başlıklı yazısında mekân-hafıza-kültür ilişkisi üzerinden mahallenin önemini kaleme aldı.Mehmet İzgi “Saraydaki koltuk” adlı hikayesiyle, Zerrin Ülkü ve Bilal Kâmil Aktepe çizimleriyle İkideniz’in ikinci seferinde yerlerini aldılar.

    Phone
    WhatsApp